Dünya sizindir!

Dünya sizindir!

Çoğu insanın hayalidir dünyayı gezmek. Kime sorsanız mutlaka öncelikli olan budur. Herkesin geleceğinde olmasını istediği bir keşif aralığı vardır mesela. Kim doğduğu mahallede yaşayıp, ölmek ister ki? Fakat işin sıkıcı tarafı, herkesin bunu yaşlılığında istiyor olması. Tek seferde tüm dünyayı gezip bitirmek istiyor olmaları mesela. Bunu ömürlerine yaymayı pek düşünmezler. Sanki dünya, bir kara parçasıdır onlar için. Anlamak, sindirmek, zamanla hazmetmek gerekmez. Kolay kolay kimse bir hafta sonu yeni yerler keşfetme planı yapmaz mesela. Ekonomik olarak gözünüzü korkutan bir durum olabilir bu fakat dikkatli dinleyin, dünya turu veya yurt dışı hatta şehir dışı planı gibi bir şeyden bahsetmiyoruz. Neden size yakın yeni yerler keşfetmeyesiniz ki? Diyelim ki İstanbul'da yaşıyorsunuz. Yoğun bir iş hayatı, maddi manevi sorumluluklar yakanızı bırakmıyor. Peki. İşte dünyanın size vereceği cevap budur. "Peki." Dünyayı bir kadın gibi düşünebilirsiniz. Onu keşfetmenizi bekler, ayağınıza kadar gelip size sırayla güzelliklerini sergilemez. Hatta size öyle sorumluluklar, sıkıntılar yaşatabilir ki, sizden kaçtığını düşünmeye başlarsınız. Neden bir hafta sonu belediyenin bir otobüsüne binip daha önce gitmediğiniz bir yere gidip orayı keşfetmiyorsunuz? Bunu deneyin. Hatta hayattan bazı konularda fırsat bekleyenler için de şunları söyleyelim, fırsat her zaman kapınıza gelmez. 

                                                      Yeni insanlar keşfedin!

Yeni insanlar keşfetmenin önemini hiç düşündünüz mü? Dikkat edin, tanımaktan ziyade keşfetmek daha önemlidir. Bir insanı uzaktan da tanıyabilirsiniz. Bill Gates'i kısmen tanımayan yoktur herhalde!
Peki Bill Gates'i keşfetseydiniz ne olurdu? Hiç düşündünüz mü? Ona yakın olup, iletişim kurabilseydiniz ne olurdu? Belki de aradığınız fırsatlardan birini yakalayabilirdiniz.
Tanımakla keşfetmenin birleşimi tanışmaktır. Yeni insanlarla tanışın, sizin gibi düşünebilen insanlar olabilir, bazı durumlarda sizden çok daha farklı düşünce yapısına sahip insanlarla arkadaşlık kurmak çok büyük avantajlar sağlayabilir. Her tür insanı tanıyın fakat yakın çevrenizi iyi seçin. Keşfetmek önemlidir.

                                                      Ayrıntılara önem verin!

Bakmak ve görmek aynı şey değildir. İnsanların neler giydiğine, ağaçlara, tabelalara, saç şekillerine, çevrenizde ki mimariye, aslında her şeye sadece bakıyoruz değil mi? Peki kaçının ayrıntısına dikkat ediyoruz? Kontrolsüz bir takıntı haline getirmediğiniz sürece dikkatli bakmak, incelemek gayet keyif vericidir.

                                                       Tarihi sevin!



Tarihi sevin! Dikkat edin dünya tarihinden bahsetmiyoruz. Yaşadığınız şehrin tarihini hiç merak etmiyor musunuz? Yaşadığınız şehri seviyorsunuz ama tarihini bilmiyor musunuz? Bir insan nasıl olur da sevdiği bir şeyi araştırmaz ki? Örneğin İstanbul konusunda tarihi olarak bilinen muhtemel tek şey fetih tarihidir. Peki adı neden İstanbul? Peki semtiniz? Eskiden nasıldı? Adının anlamını hiç merak etmediniz mi? Örneğin Bakırköy neden Bakırköy? Yeşilköy neden Yeşilköy? yada Bağcılar neden Bağcılar? Bağ mı satıyorlardı acaba? Bu çocuksu soruları sormadığımız günden buyana aslında gittikçe kopuyoruz hayattan. Makineleşiyoruz, her şeyi ezbere yapıyor ezbere yaşıyoruz. Bunun bilincinde olanlar, bu farkındalığı paylaşarak yalnızlık korkusunu gidermeye çalışırlar. Biz bunu sadece metinlerle ve klişe cümlelerle ifade etmenin pek de fayda sağlamadığını düşünüyor ve dünyayı her açıdan daha iyi algılayabilmeniz için görselliği ön planda tutuyoruz. Tanıştığımıza sevindik! Yayınlarımızı kaçırmayın!
+